25 Aralık 2015 Cuma

David Nicholls-BİR GÜN - Kitap köşesi #31


Herkese merhaba! 
Daha dün akşam bitirmiş olduğum "Bir gün" kitabını nasıl bulduğumu yazmak istiyorum. Ki ben bu kitaba büyük umutlar bağlamıştım desem yeridir.
Kuzenimin oku bak çok güzel çok duygusal bir aşk kitabı demesi üzerine okumayı baya erteledim.Zira ağlatan duygusal aşk kitaplarını okumayı sevmem.Çünkü biraz sulu gözümdür...

   Unutmadan söyleyim ben bu kitabın  filminide izlemiştim. Vallahi film daha duygusaldır daha etkileyiciydi.En azından gözlerimi yaşartmıştı :)

Arka kapak yazısı :
'Seni kırkında hayal edebiliyorum', dedi sesinde imayla.' Şu an bile gözümde canlandırabiliyorum.' Genç adam gözlerini açmadan gülümsedi. 'Devam et.'


Yıllardan 1988 günlerden 15 temmuz'dur ve Dexter ile Emma henüz tanışmıştır.Ama birlikte geçirdikleri tek bir gün, sürekli birbirlerini düşünmelerine yetmiştir.


"Her okuyucu bu kitaba aşık olacak. Ve her yazar bu kitabı kendisinin yazmış olmasını dileyecek."
_Tony Parsons

"Bitirmek üzereyken kitabı göğsüme bastırdığımı ve üzerine iri bir gözyaşı damlattığımı  söylemekten utanmıyorum."
_The times

"Bir gün'ün yanında bir sağlık uyarısı verilmeli: Bu kitap ciddi derecede bağımlılık yapabilir."
_Belfast Telegraph

"Enfes bir aşk hikayesi."
_Sunday herald

"Bu kitabı sevmeyecek tek  bir kişi bile düşünemiyorum."
_BBC


Evet kitabın arkasındaki yorumlarda böyle....
 Ama beni gerçekten hiç etkilemeyen bir kitap oldu bu. Emma ve dexter bir gecelik bir ilişki yaşarlar ve ondan sonra ki günler hep birbirini düşünürler. Ama bir türlü sevgili olamazlar.Dexter çok çapkın biridir ve  bir çok sevgilisi olmuştur.Emma ise zaman zaman başka insanlarla ilişki yaşasada aklı hep dexter'dadır. Ama onlar sırdaştır yakın arkadaştır dosttur.Şöyle bir şey var ki bu kitapta. Hep 15 temmuz gününü anlatıyor. Tanıştıkları günden itibaren her senenin 15 temmuzu...  Hal böyle oluncada dexter'ın ve ya emma'nın yaşadığı olay hep yarıda kalıyor. Ve bir sonraki seneye geçiyor yazar. Yani hep bölük pörçük kısa kısa hayatının hep bir günü anlatılan bir kitap.
    İşte bu yüzden duygular tam olarak yansıtılamamış diye düşünüyorum.Uzun senelerin arkadaşlığından sonra evlenen emma ve dexter'ın o özel günlerine dair bir hikaye bile yok.Evlilik hazırlıklarından bahsederlerken bir bakmışsınız bir sene sonrasına geçmiş yine... Emma'nın ölümü bile o kadar duygusuzca ki  bu kitabı okuduğum zamana yazık diyorum gerçekten...İşte emma'nın ölüm cümlesi" sonra emma mayhew ölüyor,düşündüğü ve hissettiği her ebediyen yok oluyor."
   Arkadaş bir sürü ilişki yaşa senelerce arkadaş dost kal sonra evlen, Evlenme ayrıntılarını anlatma o duyguları hissettirme sonra hemen emma'yı böyle duygusuz cümlelerle öldür.Ve sonra adam yine başkasıyla ilişki yaşasın.Kitabıda Dexter'ın emma ile ilgili hatıraları ile bitir.
   Ne anladım bu işten ben.HİÇ. 
Böyle saçma sapan sözde aşk kitabı sözde duygusal bir kitaptan sonra gerçekten aşkın acının anlatıldığı duygusallığın dibe vurduğu bir kitap okuyup böğüre böğüre ağlamak istiyorum diye düşünmeden geçemicem.

Aranızda bu kitabı okuyan varsa lütfen yorumlarını yazsın gerçekten merak ediyorum sizler ne düşünüyorsunuz.
Sevgiyle kalın görüşmek üzere!

2 yorum:

  1. ben de okudum bu kitabı beni etkileyen bi yanı yoktu öyle wooww dediğimiz aşklar gibi değil sıradan bir anlatım,sıradan bir kitaptı benim için :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekten sıradan bir kitap insanın hiç bir duygusuna dokunamıyor :)

      Sil